الجُمْلَةُ الفِعْلِيَّةُ
* الْجُمَلُ في اللُّغَةِ الْعَرَبِيَّةِ نَوْعَانِ : جُمْلَةٌ اسْمِيَّةٌ تَبْدَأُ بِاسْمٍ، وَجُمْلَةٌ فِعْلِيَّةٌ تَبْدَأُ بِفِعْلٍ.
* أرْكَانُ الْجُمْلَةِ الْفِعْلِيَّةِ هيَ: الْفِعْلُ، والْفَاعِلُ، والْمَفْعُولُ بِهِ (إذا كانَ الْفِعْلُ مُتَعَدِّيًا).
* الْفِعْلُ: يَدُلُّ عَلَى وُقُوعِ حَدَثٍ فِي زَمَنٍ مُعَيَّنٍ وَلَهُ ثَلَاثُ حَالَاتٍ (مَاض، مُضَارِع، أَمْر).
* الفِعْلُ اللَّازِمُ : يَكْتَفِي بِالْفَاعِلِ لِيكْتَمِلَ الْمَعْنَى مِثْلَ: انْتَشَرَتِ اللُّغَةُ الْعَرَبِيَّةُ.
انْتَشَرَت: فِعْلٌ ماضٍ، اللُّغَةُ الْعَرَبِيَّةُ: فَاعِلٌ.
* الْفِعْلُ المُتَعَدِّي: يَحْتَاجُ إلَى مَفْعُولٍ بِهِ لِيَكْتَمِلَ الْمَعْنَى مِثْلَ: تَشْمَلُ الْمَعْرُوضَاتُ الْأَلْعَابَ اللُّغَوِيَّةَ.
تَشْمَلُ: فِعْلٌ مُضَارِع، الْمَعْرُوضَاتُ: فَاعِلٌ، والْأَلْعَابَ: مَفْعُولٌ بِهِ.
* الْفَاعِلُ: اسْمٌ مَرْفُوعٌ يَدُلُّ عَلَى مَنْ قَامَ بِالْفِعْلِ ويَلِي الْفِعْلَ غَالِبًا مِثْلَ: تَشْمَلُ الْمَعْرُوضَاتُ الْأَلْعَابَ اللُّغَوِيَّةَ.
* الْمَفْعُولُ بِهِ: اسْمٌ مَنْصُوبٌ يَدُلُّ عَلَى مَنْ وَقَعَ عَلَيْهِ الْفِعْلُ وَيَأْتِي بَعْدَ الْفَاعِلِ غَالِبًا مِثْلَ: تَشْمَلُ الْمَعْرُوضَاتُ الْأَلْعَابَ اللُّغَوِيَّةَ.
* يَجُوزُ تَقْدِيمُ الْمَفْعُولِ بِهِ عَلَى الْفَاعِلِ أحْيانًا مِثْلَ:أَصْدَرَت المُفَكِّرَةَ الْمُؤَسَّسَةُ الْعَامَّةُ لِلْحَيِّ الثَّقَافِيِّ.
ويَجِبُ ذَلِكَ إذَا كانَ ضَمِيرًا مُتَّصِلًا مِثْلَ: الْألْعَابُ اللُّغَوِيَّةُ شَمَلَتْـهَا الْمَعْرُوضَاتُ.
FİİL CÜMLESİ
Arapçada iki tür cümle vardır. Fiil ile başlayan cümleye fiil cümlesi, isim ile başlayan cümleye isim cümlesi denir. Diğer bir ifadeyle yüklemi öznesinden önce gelene fiil cümlesi, öznesi yükleminden önce gelene de isim cümlesi adı verilir.
Fiil Cümlesinin Ögeleri
1-Fiil: Cümlenin yüklemidir.
2-Fâil: Cümlenin öznesidir.
3-Meful bih: Yüklemin geçişli bir fiil olması durumunda cümlede tümleyici olarak yer alan nesnedir.
1-Fiil
Varlıkların yapmış oldukları bir işi, hareketi, oluşu, durumu bildiren sözcüklerdir. Bu iş ve oluşun geçmiş, şimdiki ve gelecek zamandan birinde olduğunu bildirirler. Mâzi (geçmiş zaman) Muzari (Şimdiki, geniş ve gelecek zaman) ve Emir (emir kipi) olmak üzere üç türü vardır. Fiil ayrıca şu kısımlara ayrılır:
Lâzım fiil: (Geçişsiz) Nesne alamayan fiillerdir. Kimi? Neyi? Sorusuna cevap veremezler.
(انْتَشَرَتِ اللُّغَةُ الْعَرَبِيَّةُ)
Arapça yaygınlaştı. Bu bir fiil cümlesidir. Çünkü yüklem özneden önce gelmiştir. انشترت geçmiş zamanda bir eyleme işaret ettiği için mâzi, nesne alamayan bir fiil olduğu için lâzım fiildir.
Müteaddî fiil: (Geçişli) Nesne alabilen fiillerdir. Kimi? Neyi? Sorusuna cevap verebilirler.
(تَشْمَلُ الْمَعْرُوضَاتُ اللُّغَوِيَّةَ الْأَلْعَابَ). (Sergilenenler dil oyunlarını da içeriyor.) Yüklemi önce geldiği için bu cümle fiil cümlesidir. تشمل muzâri fiil olup, aynı zamanda nesne olan الألعاب اللغوية ifadesini aldığı için müteaddî fiildir. Neyi? Sorusuna cevap vermiştir.
2-Fâil
Türkçedeki öznenin karşlığıdır Yüklemde bildirilen işi, oluşu, hareketi, durumu, kılışı yerine getiren; hakkında bilgi ve haber verilen öğedir. Yani yapanı veya olanı karşılayan unsurdur. Yükleme sorulan Kim? Ve Ne? soruları ile bulunur. Fâillerin irabı, yani son harfinin harekesi veya son bölümdeki harflerin değişkenliği açısından merfudur. En basit ifadesiyle son harfinin harekesi damme olur.
تَشْمَلُ الْمَعْرُوضَاتُ اللُّغَوِيَّةَ الْأَلْعَابَ). Bu cümlede altı çizili kelime faildir (özne)
3-Mefulü bih
Türkçedeki nesnenin karşılığıdır. Yüklemde bildirilen ve öznenin yaptığı işten doğrudan etkilenen öğe nesnedir. Yükleme sorulan Ne? Kimi? Neyi? sorularının cevabıdır.
(تَشْمَلُ الْمَعْرُوضَاتُ الْأَلْعَابَ اللُّغَوِيَّةَ). Cümlede altı çizili olan öge mefulü bihdir. Yükleme yöneltilen Neyi içeriyor? Sorusuna cevap veren sözcüktür.
Fiil cümlesi dizilişinde genellikle önce fiil sonra fail ardından mefulü bih gelir. Ancak bazen mefulü bih fâilden önce gelebilir. Örneğin:
(أَصْدَرَت المُفَكِّرَةَ الْمُؤَسَّسَةُ الْعَامَّةُ لِلْحَيِّ الثَّقَافِيِّ) Burada أصدرت fiil, المفكرة mefulü bih, المؤسسة kelimesi ise fâildir.
Mefulü bih olan sözcük fiile bitişik zamir olarak geldiğinde ise her zaman fâilden önce gelmiş olur. Örneğin:
(الْألْعَابُ اللُّغَوِيَّةُ شَمَلَتْهَا الْمَعْرُوضَاتُ).
Altı çizili olan kelime zamir olup mefulü bihtir ve fiile bitişik olarak ve fâilden önce gelmiştir.